Suriye, Lübnan’ın Bölünmesini Hedefliyor…

Rasthaber – Suriye’deki terör rejimi, işgal altındaki Golan Tepeleri’ni
İsrail’e bırakmak karşılığında Lübnan’daki Trablus şehri ve Şeybâ
Çiftlikleri’ni kendi kontrolüne almak istiyor. Bu hamleyle iç siyasi
meşruiyetini korumayı amaçlıyor.
İsrail yanlısı “i24” haber kanalı, Suriye terör rejimi lideri Muhammed Colani’ye (Ahmed el-Şera) yakın bir kaynağa dayanarak Şam’ın
Lübnan’dan bazı bölgeleri, özellikle Trablus’u Suriye’ye bağlamak istediğini
iddia etti.
Rapora göre, ABD arabuluculuğunda yürütülen Suriye terör rejimi ile İsrail arasındaki görüşmelerde Şam, Golan Tepeleri’nden vazgeçme
karşılığında Lübnan’ın Trablus şehri ve kuzeydeki diğer bazı bölgeler ile Bekaa
Vadisi’ni topraklarına katmak istiyor.
Öne çıkan iki senaryo var:
göre, İsrail Golan Tepeleri’nin üçte birini kendi toprağına katacak, üçte
birini Suriye’ye iade edecek ve kalan üçte biri için 25 yıllığına Şam’a
kira verecek.
senaryoda ise, İsrail Golan Tepeleri’nin üçte ikisini elinde tutacak, geri
kalan üçte birini de olası bir kira sözleşmesiyle Suriye’ye bırakacak.
Karşılığında Suriye, Lübnan’ın kuzeyinde Trablus ve çevresindeki bölgeler
ile Bekaa Vadisi’nde kontrolü ele alacak.
Her ne kadar bu teklif Suriye terör rejimi lideri
Muhammed Colani adına sunulsa da, bu planın arkasında ABD’nin Türkiye’deki eski
Suriye ve Lübnan Özel Temsilcisi Thomas Barrack’ın olduğu iddia ediliyor.
Suriye terör rejimi, Trablus’u Fransa’nın manda dönemi
boyunca Lübnan’ı kurmak için Suriye’den ayırdığı beş bölgeden biri olarak
tanımlıyor ve Trablus’un nüfusunun çoğunluğunun Sünni olduğunu vurguluyor.
Bir kaynağa göre, Şam “bedava barış” peşinde değil; önerilen
anlaşma, İsrail’in Fırat Nehri üzerinden bir boru hattı inşa etmesine izin
vermeyi ve bunun üçlü su paylaşım anlaşmasının (Türkiye, Suriye ve İsrail
arasında) bir parçası haline getirilmesini de içeriyor.
Ayrıca, Golan Tepeleri’nden bazı bölgelerin geri
alınmasının, Beşar Esad rejiminin devrilmesinden sonra İsrail tarafından ele
geçirilen diğer Suriye topraklarıyla birlikte, Suriye içinde böyle bir barış
anlaşmasının halk tarafından kabul edilmesini sağlamak için zorunlu olduğu
ifade ediliyor. Bu destek olmazsa, terör örgütü lideri Muhammed Colani’nin içerde sert direnişle
karşılaşabileceği uyarısı yapılıyor.
Bu gelişmeler, Hizbullah’ın 2012’den itibaren Suriye’de
terörist gruplarla çatışmaya girmesinin, salt mezhepsel bir konu değil,
Lübnan’ın toprak bütünlüğünü koruma ve teröristlerin Lübnan’a yönelik göz
dikmesini engelleme amacını da taşıdığını ortaya koyuyor.