İşgalci ABD Elçisi Barrack, Lübnanlı Gazetecilere Hakaret Etti
ABD Temsilcisinin Gazetecilere Yönelik “Hayvani” Benzetmesi Lübnan’da Tepki Çekti
Başkanlık Sarayı’nda düzenlenen ortak basın toplantısının başında, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack, orada bulunan gazetecilere sessiz kalmaları uyarısında bulunarak sert çıkış yaptı. Gazetecilere “medeni, kibar ve hoşgörülü davranmalarını” söyleyen Barrack, aksi takdirde toplantının kısa kesileceğini belirtti.
Barrack, “Bu tür bir karmaşanın, hayvani bir durumun başladığı an, biz gideriz” diye ilan etti. Ardından şu soruyu sordu: “Morgan ve benim bu çılgınlığa katlanarak burada olmamızın ekonomik olarak faydalı olduğunu mu düşünüyorsunuz?”
Barrack, bölgedeki sorunları da gazetecilerin gösterdiği “hoşgörü eksikliği”ne bağlayarak, “Medeni, kibar, hoşgörülü davranın, çünkü bölgede olanların sorunu da bu” dedi.
Gazeteciler olay anında tepki göstermedi ancak Lübnan Basın Sendikası, hızla yayınladığı bir bildiriyle Lübnanlı gazetecilere yönelik bu “uygunsuz muameleyi” kınadı.
Sendika, Barrack ve ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan özür dilemelerini talep etti ve böyle bir özür olmaması durumunda, Barrack’ın gelecek ziyaretlerinin ve toplantılarının boykot edilmesi çağrısı yaparak konuyu daha da ileri götürebileceği uyarısında bulundu.
Olayın ardından Lübnan Cumhurbaşkanlığı da bir açıklama yayınlayarak, “bugün misafirlerinden birinin” yaptığı yorumlardan duyduğu üzüntüyü ifade etti. Ancak resmi bildiride, açıklamaların Barrack’a ait olduğu açık olmasına rağmen, dikkat çekecek şekilde onun isminden bahsedilmedi. Açıklamada, cumhurbaşkanlığının “genel olarak insan onuruna mutlak saygısı” vurgulandı.
Cumhurbaşkanlığı ayrıca, tüm akredite gazeteciler ve medya temsilcilerine “tam takdirlerini” ileterek, mesleki ve ulusal görevlerini yerine getirirken gösterdikleri çaba ve adanmışlığı övdü.
Sömürgeci Söylem Lübnan Medyasında Tepkiyle Karşılandı
Barrack’ın sözleri, sömürgeci bir üstünlük kompleksini andırıyordu. Lübnanlı gazetecileri, kendi “medeni” davranma çağrısının aksine, asi ve “hayvani” olarak çerçeveledi.
Muhabirlerin profesyonel bir ortamda beklenen disiplin veya incelikten yoksun olduğunu ima ederek, Batılı yetkililerin yerel halklara karşı küçümseyici bir tavır alma konusundaki uzun geçmişine öykündü. Bu tür bir dil, meşru basın faaliyetini kaosa indirgedi ve gazetecileri diyalog ortakları yerine engeller olarak resmetti; bu da bir baskı ve kültürel kibir dinamiğini güçlendirdi.
Yorumlar, onurlarına ve profesyonelliklerine hakaret olarak gören Lübnanlı gazeteciler arasında hızlı bir öfkeye neden oldu. Lübnan Basın Sendikası’nın kınaması, kısa sürede sosyal medyada yankı buldu ve kullanıcılar Barrack’ı saygısızlık ve kibirle suçlayarak sözlerini yeni sömürgeci tutumların bariz bir örneği olarak çerçeveledi.
Sosyal medyadaki tepki, yerel sesleri görmezden gelen yabancı yetkililere yönelik yaygın hoşnutsuzluğun altını çizdi ve Barrack’ın Lübnan’daki gelecek görüşmelerini boykot etme çağrılarını da içeren hesap sorma taleplerini ateşledi.
ABD Heyeti Hizbullah’ın Silahsızlandırılması İçin Baskı Yaptı
Bir ABD heyeti, Salı günü Baabda Sarayı’nda Lübnan Cumhurbaşkanı General Mişel Avn ile bir araya geldi. Heyet, “verimli” olarak nitelendirdikleri bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade ederek, Lübnan halkına ve “güvenli ve müreffeh bir Lübnan’a” yönelik ABD desteğinin devam ettiğini belirtti.
Heyette, ABD özel temsilcileri Tom Barrack ve Morgan Ortagus’un yanı sıra Kongre Üyesi Jeanne Shaheen ve Senatör Lindsey Graham da yer aldı.
Görüşme sonrasında açıklama yapan Barrack, Lübnan hükümetinin 31 Ağustos’a kadar Hizbullah’ı silahsızlandırmak için bir plan sunacağını, “İsrail”in ise adım adım yanıt vermesinin beklendiğini söyledi. “Hiç kimse Lübnan’da iç çatışma istemiyor” diyen Barrack, “İsrail karşıtı partinin silahsızlandırılmasını sağlamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.