Colani’den İsrail’e Dokunulmazlık

Rasthaber Heyet Tahrir El Şam (HTŞ)’ın lideri Ebu Muhammed el-Colani,
İngiltere yayın kuruluşu The Times’a röportaj verdi. Colani, çatışma
istemediklerini belirterek Suriye’nin, İsrail ya da başka bir devlete karşı
saldırılar için fırlatma rampası olarak kullanılmasına izin vermeyeceklerini
açıkladı.
Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el-Colani kod
adlı Ahmed el-Şara, İngiliz The Times’a röportaj verdi. Şara, pazartesi akşamı
yayınlanan mülakatta, Tel Aviv’e kol kanat germeyi sürdürdü. Suriye’nin “İsrail
veya herhangi bir başka devlete yönelik saldırıların üssü olarak kullanılmasına
izin vermeyeceğini” söyledi. “İsrail veya başka biriyle herhangi bir çatışma
istemiyoruz.” diye ekledi.
Suriye’nin fiili yöneticisi durumundaki Colani, saldırı
gerekçesinin Hizbullah ve İran milislerinin ülkedeki varlığı olduğunu iddia
etti ve İsrail’in “bu gerekçesinin artık ortadan kalktığını” söyledi. Şam
ile Tel Aviv arasında yapılan 1974 anlaşmasına bağlı olduğunu kaydeden 42
yaşındaki HTŞ lideri sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye halkının bir molaya
ihtiyacı var. Hava saldırıları sona ermeli ve İsrail önceki pozisyonlarına geri
çekilmeli.”
Birleşmiş Milletler Suriye Temsilcisi Geir Pedersen
pazartesi günü Şara’yla görüştükten sonra şunları söyledi: “Elbette bu
değişim kendi başına büyük umutlar oluşturuyor ancak önümüzde hala birçok
zorluk olduğunu biliyoruz. Başından beri tüm Suriyelileri kapsayan bir siyasi
süreç başlatmamız gerektiğini söylüyorum. Bu sürecin açıkça Suriyeliler
tarafından yönetilmesi gerekiyor.”
İsrail, Şara’nın röportajından bir gün önce Suriye’ye
2012’den beri en ağır saldırıyı düzenlemiş, Lazkiye’deki füze depolarını vurarak
3,1 büyüklüğünde bir depremi tetiklemişti. Aynı gün İsrail ordusu Suriye’de
yeni stratejik noktaları ve üç yeni yerleşimi daha ele geçirirken, Binyamin
Netanyahu işgal altındaki Golan Tepeleri’nde Yahudi nüfusu iki katına çıkarmayı
öngören planın kabineden geçtiğini duyurmuştu.
TÜM YAPTIRIMLAR KALKSIN ÇAĞRISI
The Times röportajına geri dönecek olursak Şara, Batı’ya da
çağrıda bulunarak Suriye’ye uygulanan yaptırımların kaldırılmasını talep etti.
Washington HTŞ ile doğrudan bağlantı halinde olduğunu söylese de grubu hala
“terörist” örgüt olarak tanımlıyor. 2018’de Şara’nın yakalanmasını sağlayana
ABD tarafından 10 milyon dolarlık ödül konulmuştu.
Colani, “terörizm etiketinin” kendisi için değil, “Esad
rejimine uygun siyasi bir tanım” olduğunu iddia etti ve iç savaşta
“askeri faaliyetlerde bulunduklarını” ileri sürdü. Şara konu üzerine
açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Ülkeler artık bu tanımı kaldırmalı.
Suriye jeostratejik olarak çok önemli. Kırbaçlayana ve kurbana uygulanan tüm
kısıtlamaları kaldırmalı. Kırbaçlayan artık gitti. Bu konu müzakereye açık
değil.”
MÜLTECİ VE AZINLIKLAR MESELELERİ
Savaşçılarının Suriye’deki azınlıklara, özellikle de
Alevilere saldıracağı yönündeki endişelere dair Colani, “Hristiyanlar ve
Dürziler de dahil olmak üzere azınlık lideriyle görüşerek onları
rahatlattığını” savundu. “Ellerinde kan olanlar veya eski rejimin işkencesine
katılanlar hariç” tüm Suriyeliler için af olacağını kaydetti.
Şara, asıl endişesinin “ülkeyi istikrara kavuşturmak ve
yeniden inşa etmek” olduğunu ileri sürerek, seçimleri düzenlemenin “şu
anda biraz zor” olduğunu vurguladı. HTŞ lideri Suriyeli mültecilere ise şu
ifadelerle değindi: “Nüfusun yarısı ülke dışında ve birçoğunun belgesi
yok. İnsanları komşu ülkelerden, Türkiye’den ve Avrupa’dan geri getirmemiz
gerekiyor.”
‘GELENEKLERİ HESABA KATACAĞIZ’
Geçiş dönemi ve bir anayasa için planlar hazırlamakla
görevlendirilecek bir komitenin oluşturulacağını belirten Şara, “bu uzun
bir süreç olacak. Herhangi bir komiteyi organize etmek zaman alacaktır.”
diye ekledi. Ülkede İslami hukukun uygulanması olasılığını da değinen Colani,
sözlerini şöyle noktaladı: “Doğal bir Suriye olacak. Suriye’nin kişisel
özgürlüklere derinden müdahale etmeyeceğini düşünüyorum fakat gelenekleri de
hesaba katacak.”
İŞGAL TAHKİMAT YAPIYOR
Lübnan yayını el-Meyadin’e bilgi veren yerel kaynaklar,
İsrail güçlerinin salı günü işgal altındaki Hermon Dağı eteklerinde hendek
kazmaya başladığını bildirdi. Kaynaklara göre işgal ordusu, Lübnan
topraklarıyla Suriye arasında olası herhangi bir bağlantıyı önlemek amacıyla
bölgeye mühendislik ekipmanları yığdı. Yayın, bahsi geçen bölgenin Lübnan
direnişinin ana ikmal hatlarından biri olduğuna dikkat çekti.
GÖÇE ZORLAYACAK
Yine bir Lübnan gazetesi olan el-Ahbar da aynı gün İsrail’in
Golan Tepeleri’ndeki stratejik Hermon Dağı’nın yanı sıra Suriye kenti
Kuneytra’daki su kaynaklarının büyük bölümünün kontrolünü elinde tutma planları
yaptığını açıkladı. Yayına konuşan yerel kaynaklara göre İsrail askerleri,
işgal altındaki bazı bölgelerde yoğun aramalar yapıyor ve sistematik yıkımlara
imza atıyor. Bunlar arasında, çok sayıda köydeki içme suyu boruları da yer
alıyor. Amaç, bölge sakinlerini göçe zorlamak.
Dünkü haberimizde işgal güçlerinin Yermük Havzası’nda
bulunan en önemli tatlı su kaynaklarını kontrolü altına aldığını
bildirmiştik/aydınlık