Hamas: İslam Ümmeti Amerika’nın Ve İsrail’in Mallarını Boykot Etmelidir

Rasthaber –  Hamas’ın İran’daki temsilcisi Halid el-Kadumi şunları
söyledi: ‘İslam ümmeti, Amerikan mallarına ve Siyonist rejime ambargo
uygulayarak onların ekonomilerinin istikrarsızlaştırılmasına yardımcı
olmalıdır. Bu çalışma Endonezya, Malezya ve diğer İslam ülkeleri gibi bazı
ülkelerde malların boykot edilmesiyle başlamıştır.’

Halid el-Kadumi, Perşembe akşamı İran’ın Erdebil şehrinde Gazze
ve Lübnan’a yardım toplamak için düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada
şunları söyledi: ‘Sahada Siyonist rejimin Gazze ve Lübnan’daki saldırılarının
devam ettiğine şahit olurken, Kuran ve iman ehli bu mücadelede asıl kazananın
direniş cephesi ve Hizbullah olduğuna inanıyor.

ABD ordusu ve Siyonist rejim, İslam’a karşı büyük bir ayaklanma
yaratmak için sahaya çıkarken, Kuran-ı Kerim’deki ilahi vaade göre gerçek zafer
mazlumların ve mustazafların olacak ve dünyada onlar hüküm süreceklerdir.’

Hamas’ın İran’daki bu temsilcisi, Direniş Cephesi ve
Hizbullah’ın Siyonist rejime karşı zafer kazanacağına olan sağlam inancını
vurgulayarak şunları söyledi: ‘Bu mücadelede İslam’ın küfürle mücadelesine ve gerçek
anlamda mazlumların müstekbirler üzerindeki hakimiyetini göstermeye çalışan hak
ve batıl cephelerinin mücadelesine tanık oluyoruz.

Hak cephesinin mücahitleri gerçek galiplerdir ve kesinlikle
şehadet ve direniş kültürüne dayanarak, hak ve hakikat yolunun mücahitleri için
net bir resim ve umut verici bir geleceği hayal edebiliriz.

Bir yıl süren bu savaşta eşi benzeri görülmemiş kayıplar
veren Siyonist rejim, tüm şeytani doğasını sergileyerek, evlerinin bir örümcek
ağından daha zayıf olduğunu ve hak Cephe’nin sergilediği güç sayesinde onlardan
geriye hiçbir iz kalmadığını gösterdi.

Bu rejim, Gazze ve Lübnan’da 144’ten fazla okulu yıktı ve bu
mücadelede yüzde 70’i çocuk ve kadın olmak üzere 50 binden fazla şehit verdik,
sahadaki gerçekleri aktaran 170 gazeteci de şehit oldu.

Bu şehitler, Siyonist rejimin zulmünü göstermedeki
kararlılığının yersiz olduğunu ve dünyanın bu zalim rejimin mahiyetini kesin
olarak anladığını göstermektedir.’

Hamas’ın bu temsilcisi, hak ve direniş cephesinin
savunulması yolunda cihad-ı tebyin’in gerekliliğini hatırlattı ve şunları
söyledi: ‘İranlıların bu kutsal cepheye yaptığı maddi katkı en büyük destektir
ve bugün Erdebil şehrinde bu aziz ülkenin kadınları ve erkekleri, Gazze ve
Lübnan’ın mazlum halklarıyla dayanışmanın tezahürünü bir kez daha göstermek
için bir araya geldi.’

Hamas’ın İran’daki temsilcisi, bu küfür ve cehalet cephesine
karşı İslam ümmetinin bilinçlenmesinin gerekliliğini hatırlatarak şu ifadelerde
bulundu: ‘İslam ümmeti, Amerikan mallarına ve Siyonist rejime ambargo uygulayarak
onların ekonomilerinin istikrarsızlaşmasına yardımcı olmalı, başta Amerika ve
Siyonist rejim olmak üzere müstekbirlerin çaresizliğine ve yok olmasına zemin
sağlanmalıdır.

İslam dünyası gerçek anlamda kimliğini korumalı ve ortaya
koymalı, İslam ümmetinin mazlumları savunma yolunda daha fazla sarsılmasına
izin vermemelidir.

Filistin’in geleceği aydın ve açıktır ve bu konuda asıl
karar vericiler mutlaka Filistinlilerin kendileri ve bu şehitlerin aileleri
olacaktır ve doğru bir bakış açısı şunu gösteriyor ki, bu topraklarda halk
Siyonist rejimin müdahalesi olmadan özgür olacak ve mutlaka Kudüs çevresinde
özgürlük bayramını kutlayacaktır.’