ABD Korkmuş! Pentagon’dan Yemen İtirafı!
İşgalci İsrail’in Calcalist gazetesinin bu Salı günü yayınladığı habere göre, ABD Başkanı Donald Trump, Ensarullah’a yönelik saldırıları geçtiğimiz Mayıs ayında durdurma kararı aldı. Bu kararın ardında, Kızıldeniz’deki “USS Truman” uçak gemisinin bir balistik füze tarafından vurulabileceği korkusu yatıyor. Bu olay, üst düzey Pentagon yetkililerinin, Ensarullah ile çatışmanın İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ABD’nin en zorlu deniz savaşı olduğu yönündeki daha önceki açıklamalarını da doğruluyor.
“Husilerin Sürprizi: Trump’ı Korkutan Füze” başlıklı makalede, uçak gemisinin hedef alınması ve bunun ABD’nin dünya çapındaki askeri imajına vereceği potansiyel zarar korkusunun, Beyaz Saray’ın Ensarullah’a yönelik saldırıları durdurma kararının temel nedeni olduğu vurgulanıyor. Gazeteye göre, Trump yönetimi operasyonların durdurulmasını Husiler tarafından yapılan bir talebe yanıt olarak meşrulaştırmış, ancak Husiler bu iddiayı reddetmişti.
İran Yapımı Füze ve İstihbarat Desteği
Gazete, Husilerin “Halic-i Fars” (Basra Körfezi) adında, İran yapımı hipersonik bir füze kullandığına dikkat çekiyor. Uçak gemisinin konumuyla ilgili istihbarat bilgilerinin ise İran veya Rusya’dan geldiği belirtiliyor. Gazete, İsraillilerin, Trump tarafından açıklanan anlaşmanın neden İsrail’e yönelik saldırıların durdurulmasını içermediği yönündeki sorularını da gündeme getiriyor.
Askeri bilgilere göre, uçak gemisi geçtiğimiz 6 Mayıs’ta saldırıya uğradı ve manevra yapmak zorunda kaldı. Bu manevra sırasında bir F-18 savaş uçağı denize düştü. Dikkat çekici bir şekilde, bu olaydan bir hafta önce, yani 29 Nisan’da, aynı tipte başka bir savaş uçağı da yine Kızıldeniz’de, aynı uçak gemisine iniş yapmaya çalışırken denize düşmüştü.
Pentagon’un Uyarıları ve Riskler
Bu riskler karşısında, ABD Donanması yetkililerine dayandırılan bilgilere göre, Pentagon liderleri Başkan Trump’ı hava harekatına devam etmenin getireceği riskler konusunda uyarmıştı. Yetkililer, hasar görmüş bir Amerikan uçak gemisinin limana çekilmesi görüntüsünün, dönemin ABD yönetimi için dayanılmaz bir halkla ilişkiler felaketi olacağını belirtmişti.
Bu olay, uluslararası medyada, özellikle de Al-Quds Al-Arabi gazetesinde yer alan bazı haberleri de doğrular nitelikte. Bu bağlamda, ABD Deniz Kuvvetleri’nin Ortadoğu’daki komutanı Amiral Brad Cooper, geçtiğimiz yılın Mart ayında Kızıldeniz’deki operasyonları, ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana giriştiği en büyük deniz savaşı olarak nitelendirerek görevin ciddiyetini kabul etmişti.
Geçtiğimiz yılın Haziran ayında, askeri ve stratejik çalışmalar üzerine uzmanlaşmış Amerikan dergisi “National Interest” için bir makale yazan askeri uzman James Holmes, o dönemde Kızıldeniz’de bulunan USS Eisenhower uçak gemisine veya onun yerine geçecek olan gemiye Husi balistik füzesinin veya insansız hava aracının zarar verebileceğini dışlamamıştı. Yaklaşık bir yıl sonra USS Truman uçak gemisiyle bu durum neredeyse gerçekleşiyordu.
Aynı İsrail gazetesi, 2024 Şubat ayı başlarında Husiler tarafından Kızıldeniz’de fırlatılan bir gemisavar füzesinin, USS Gravely destroyerine neredeyse isabet ettiğini ve geminin yakın mesafe silah sistemi (CIWS) tarafından düşürülmeden önce sadece bir mil uzağında kaldığını da yazmıştı.
İran’ın Rolü
Calcalist’in yayınladığı bu haber, geçtiğimiz Haziran ayında İran’a nükleer reaktörleri hedef alan saldırı sırasında Pentagon’un neden Amerikan savaş gemilerini ve uçak gemilerini İran’ın hipersonik füzelerinin menzilinden uzakta konumlandırdığını da açıklıyor.